İnci ve Pırıltılı Yaprağın Sırrı için kapak görseli

İnci ve Pırıltılı Yaprağın Sırrı

Bu masal İnci için Annesi tarafından oluşturuldu.
Tarih yükleniyor...

Bir varmış bir yokmuş, gökyüzünün en parlak yıldızlarının altında, yemyeşil tepelerin arasında küçücük bir okul varmış. Bu okulun en meraklı öğrencisi, saçları ay ışığı gibi parlayan İnci adında bir kızmış. İnci, okulun en çok bahçede oynamayı seven çocuğuymuş. Çünkü okulun bahçe duvarının hemen arkasında fısıldaşan ağaçlarla dolu, gizemli bir orman başlarmış.

Bir sabah, öğretmenleri "Haydi çocuklar, bahçe zamanı!" dediğinde İnci sevinçle dışarı koştu. Salıncakta sallanırken, gökyüzünden süzüle süzüle bir yaprak tam önüne düştü. Ama bu sıradan bir yaprak değildi. Altın rengindeydi ve üzerinde minicik, pırıltılı noktalar vardı. İnci yaprağı eline aldığında, yaprak sıcacıkmış ve hafifçe titreşiyormuş gibi hissetti. Bu sihirli yaprak nereden gelmişti? İnci’nin içinde tatlı bir merak uyandı.

Yaprağı cebine koymadan önce, annesinin çantasına koyduğu kırmızı, sulu elmayı hatırladı. Karnı biraz acıkmıştı. Elmasından kocaman bir ısırık aldı. Ne kadar da lezzetliydi! Bu elma ona güç vermiş gibi hissetti. Enerjiyle dolan İnci, pırıltılı yaprağın sırrını çözmeye karar verdi. Usulca bahçe duvarının kenarına yürüdü. Yaprak, cebinde sanki ona ormanı işaret ediyordu.

İnci, kimseye görünmeden duvarın kenarındaki küçük bir aralıktan ormana adıverdi. Orman hiç de korkutucu değildi. Ağaçların gövdeleri yumuşacık yosunlarla kaplıydı, yerdeki çiçekler sanki İnci’yi görünce kıkırdıyorlardı. Önünde pırıl pırıl parlayan bir patika uzanıyordu. İnci bu sihirli yolda yürümeye başladı. Yürüdü, yürüdü ve karşısına minicik, tüyleri pamuk gibi bembeyaz bir tavşancık çıktı. Tavşancık çok üzgün görünüyordu, gözlerinden neredeyse yaşlar akacaktı.

"Neden üzgünsün küçük tavşan?" diye sordu İnci tatlı bir sesle. Tavşancık, "En sevdiğim pırıltılı orman meyvesi şu dalda asılı kaldı ama bir türlü ulaşamıyorum," diye cevap verdi hıçkırarak. İnci, tavşanın gösterdiği dala baktı. Gerçekten de altın bir yaprağın yanında, aynı pırıltılarla parlayan bir meyve duruyordu. İnci’nin aklına bir fikir geldi. Elindeki yarım elmayı tavşancığa uzattı. "Belki bu sana güç verir," dedi gülümseyerek. Tavşancık teşekkür edip elmayı yedi. Elmayı bitirir bitirmez neşeyle zıpladı ve o kadar yükseğe zıpladı ki, dala uzanıp pırıltılı meyveyi kopardı. Meğer sihirli yaprak, tavşancığın yardım çağrısıymış!

Tavşancık o kadar mutlu oldu ki, İnci'ye teşekkür etmek için pırıltılı meyveyi onunla paylaştı. İnci meyveden bir ısırık alınca, içinde bir sürü mutluluk kelebeği uçuştu sanki. Artık geri dönme zamanıydı. Tavşancığa el salladı ve pırıltılı patika onu tekrar okulun bahçesine getirdi. Tam zamanında yetişmişti, öğretmeni içeri girmek için arkadaşlarını çağırıyordu.

O gece İnci yatağına uzandığında, cebindeki altın yaprağın hala sıcacık olduğunu hissetti. Hem gizemli bir macera yaşamış hem de yeni bir arkadaşına yardım etmişti. Yaptığı iyilik ve paylaştığı elma, ona sihirli bir meyve ve kocaman bir mutluluk olarak geri dönmüştü. Gözlerini kapattı ve pamuk gibi bulutların üzerinde, pırıltılı meyveler yediği tatlı bir rüyaya daldı.

Bu masalı beğendiniz mi?

Geri bildiriminiz, topluluğumuz için en iyi masalları öne çıkarmamıza yardımcı olur.

Bu Masalı Paylaş

    İnci ve Pırıltılı Yaprağın Sırrı | 3 Yaş Çocuk Masalı