Deniz Kızı Melodi ve Mevsimlerin Dansı için kapak görseli

Deniz Kızı Melodi ve Mevsimlerin Dansı

Bu masal Melodi için Babası tarafından oluşturuldu.
Tarih yükleniyor...

Bir varmış bir yokmuş, denizlerin derinliklerinde, rengarenk mercanların arasında yaşayan küçük bir deniz kızı varmış. Adı Melodi'ymiş. Melodi, tıpkı adını taşıdığı gibi, sesinin güzelliğiyle bilinirmiş. Ama onun en büyük merakı, denizin üstündeki dünyayı, özellikle de mevsimleri ve hava durumlarını öğrenmekmiş. Deniz anaları ona bazen fısıldarmış gökyüzündeki bulutlardan, rüzgârın şarkısından bahsederlermiş. Melodi, bu anlatıları dinledikçe daha da heyecanlanır, bir gün bu gizemleri kendi gözleriyle görmek istermiş.

Bir gün, bilge bir deniz kaplumbağası olan Yaşlı Tortuga, Melodi'nin merakını fark etmiş. "Melodi," demiş yavaşça, "Denizin üstündeki dünya da tıpkı bizim dünyamız gibi renkli ve değişiktir. Mevsimler orayı bambaşka şekillere sokar." Tortuga, ilkbaharı anlatmış: "O zaman her yer yeşerir, çiçekler açar, kuşlar cıvıldaşır." Melodi gözlerini kocaman açmış. "Çiçekler mi? Kuşlar mı? Onlar da denizin içinde mi yaşar?" diye sormuş heyecanla. Tortuga gülümsemiş, "Hayır tatlım, onlar karada yaşar. İlkbaharda toprak uyanır, her şey canlanır."

Yaz mevsimini anlatırken, Tortuga’nın sesi daha da neşeli çıkmış. "Yaz gelince güneş parlak ve sıcaktır. Deniz kıyıları insanlarla dolar. Çocuklar denizde yüzer, kumlardan kaleler yaparlar." Melodi, güneşin sıcaklığını hayal etmiş, kumlardan kaleler yapma fikri ona çok komik gelmiş. Kendi kendine, "Acaba deniz kızı kumuyla nasıl bir kale yapar?" diye düşünmüş. Sonra Tortuga, sonbaharı anlatmaya başlamış. "Sonbaharda yapraklar sararır, kızarır ve dökülür. Rüzgâr eser, bazen yağmur yağar." Melodi, dökülen yaprakların denize düşüp bir orkestra gibi salınmasını hayal etmiş. Yağmurun sesi, denizin sessizliğine nasıl bir melodi katardı acaba?

En çok kış mevsimini merak etmiş Melodi. Tortuga derin bir nefes almış, "Kış en soğuk mevsimdir. Bazen gökyüzünden beyaz, yumuşak pamuklar yağar, her yeri örter. Buna kar denir." Melodi şaşkınlıkla sormuş, "Kar mı? Pamuk gibi beyaz, soğuk bir şey mi?" Kendi kuyruğunun üzerindeki pulların soğukluğunu hatırlamış ama pamuk gibi yumuşak bir şeyi hayal etmek ona çok ilginç gelmiş. Kışın denizin üstünün bembeyaz olmasını, sessiz ve sakin bir örtüyle kaplanmasını düşünmek onu hem ürkütmüş hem de büyülemiş.

Tortuga, Melodi'nin bu meraklı gözlerine bakarak gülümsemiş. "Her mevsimin kendine özgü bir güzelliği, kendine özgü bir şarkısı vardır Melodi. İlkbaharın uyanışını, yazın neşesini, sonbaharın hüznünü ve kışın dinginliğini öğrenmek, dünyayı daha iyi anlamaktır." Melodi, Tortuga'ya teşekkür etmiş. Artık denizin üstündeki dünyayı, mevsimlerin o sihirli değişimlerini anlıyormuş. O günden sonra Melodi, denizin üstünden geçen her buluta, her rüzgâra, hatta denize düşen her yaprağa bir şarkı eşliğinde bakmış. Kışın denizin yüzeyine vuran soğuk damlaları, sanki karın birer habercisi gibi gelmiş ona. Kendi küçük dünyasında da mevsimlerin değişimini hissetmeye başlamış gibiymiş. Denizin derinliklerinde yaşayan bir deniz kızı olarak, karada yaşananların hayalini kurmak ona büyük bir mutluluk vermiş ve her mevsimin kendi içinde sakladığı büyüyü keşfetmenin ne kadar harika olduğunu öğrenmiş.

Melodi o günden sonra denizdeki her şeyi daha dikkatli dinlemeye başladı. Bazen denizin yüzeyine çıktığında, üzerine düşen yağmur damlalarının sesini dinler, sanki Tortuga'nın anlattığı sonbahar yağmurlarını duyuyormuş gibi hissederdi. Güneşli günlerde, deniz kabuklarının arasındaki parıltılar ona yazın sıcaklığını hatırlatırdı. Ancak en çok merak ettiği, kışın yağan o beyaz pamuklardı.

Bir gün, denizin yüzeyine yakın yüzerken, gökyüzünden beyaz, yumuşak bir şeylerin süzüldüğünü gördü. Bunlar kar taneleriydi! Yavaşça suyun içine düştüler ve eriyip yok oldular. Melodi hayranlıkla izledi. "Demek kar böyle bir şeymiş," diye fısıldadı. Kuyruğuyla nazikçe kar tanelerinden birine dokundu. Soğuktu ama aynı zamanda inanılmaz yumuşaktı.

Melodi, kar tanelerinin denizin dibinde neden eridiğini anladı. Kendi dünyasında karı görmek mümkün değildi ama onların güzelliğini ve sessizliğini kalbinde hissetmişti. Tortuga'nın ona öğrettiği gibi, her mevsimin kendi güzelliği vardı. Yazın neşeli parıltısı, sonbaharın hüzünlü dansı, ilkbaharın uyanışı ve kışın dingin beyazlığı... Hepsi bir aradaydı, denizin derinliklerinde bile hissediliyordu. Melodi, bu bilgiyi öğrendiği için çok mutluydu. Artık denizin üstündeki dünyayı ve mevsimlerin sihrini daha iyi anlıyor, kendi küçük deniz dünyasında bile bu değişimin keyfini çıkarıyordu.

Bu masalı beğendiniz mi?

Geri bildiriminiz, topluluğumuz için en iyi masalları öne çıkarmamıza yardımcı olur.

Bu Masalı Paylaş